CHP’si Samsun İl Kongresi geçtiğimiz Pazar günü yapıldı, Sayın Mehmet Atalay’a ve yönetimine başarı dileklerimizi iletiyorum.
Bu kongrede, seçimi kazanan İl Başkanı adayının uygulayacağı programı kitapçık haline getirerek delegelere sunması bir yenilikti.
Kitapçık halinde delegelere sunulan bu programı, partililer takip etmeli ve zaman zaman, yönetimi bu yapılacaklar konusunda uyarmalıdırlar.
* * *
Kongrede yapılan konuşmalarda, AKP’den bunalmış olan ama kesin bir kurtuluş yolu bulamayan halkımıza umut verilmeye çalışıldı.
Konuşmacılarda, AKP tahribatından ve halkımızın çektiği sıkıntılardan bahsederek kurtuluşun yolunu göstermeye çalıştılar.
* * *
Son zamanlarda da, sosyal demokrat siyasetçilerimiz, zamanlarının ve enerjilerinin büyük bölümünü, Başbakanın söylediklerine cevap vermeye harcamaktadırlar.
Artık Sosyal demokrat siyasetçiler, başbakana cevap vermeyi, AKP’nin yaptıklarını eleştirmeyi bırakmalıdırlar.
Bu cevap verme işinin artık bir tuzak olduğunu anlamalıdırlar.
Başbakana cevap verme yerine, olası iktidarlarında,
• Nasıl bir Türkiye ve Nasıl bir sol iktidar kuracaklarını,
• Emeği ile geçinenleri ve emeklileri nasıl rahatlatacaklarını,
• İşsizliği ve yoksulluğu nasıl yok edeceklerini anlatmalıdırlar.
Kısaca projeye dayalı siyaseti artık hayata geçirmelidirler.
* * *
CHP’nin, bunda sonra;
• İşsizliğin yok edilmesi için yapacaklarını,
• Yoksulluğu nasıl yok edeceklerini,
• Terörü nasıl yok edeceklerini,
• Demokrasiyi nasıl yaşanır ve kullanılır hale getireceklerini,
• Yok edilen, tarım ve hayvancılık konusunda neler yapacaklarını,
• Sanayileşmede izleyecekleri politikaları,
• İnsan hakları ile ilgili çalışmalarını,
• Adil bir hukuk sistemi için yapacaklarını,
• Seçim yasası, siyasi partiler kanunu ve seçim barajı konusunda ne yapacaklarını,
• Yönetimin yeniden yapılandırılması için yapacakları çalışmaları,
• Yeni kent kurumları ile ilgili yapacakları düzenlemeleri,
• Çevre konusundaki titizliklerini,
• Gelir dağılımındaki adaletsizlikleri nasıl gidereceklerini,
• Emeğin örgütlenmesi konusunda neler yapacaklarını,
• Sosyal Güvenlik konusundaki aksaklıkları nasıl gidereceklerini,
• Sağlık ve Eğitim sistemindeki tahribatları nasıl gidereceklerini,
• İnanç özgürlüğü konusunda ne düşündüklerini,
• Kürt sorununun çözümü konusunda neler yapacaklarını,
• Gençlik ve kadın konusundaki çalışmalarını anlatmalıdırlar.
Enerjisini bu çalışmalara harcayan bir partinin, Başbakana cevap vermek için ayıracak zamanı olmadığı, topluma deklere edilmelidir.
Halkımız da bu kör dövüşünü seyretmekten ve dinlemekten kurtulmuş olur.